EDD’yi Türkçe ‘ye gelişmiş durum tespiti diye çevirebiliriz. Bu da yüksek riskli şirket ya da bireylerin gözden geçirilme (Know Your Customer) süreci demektir.
Bu süreç ile banka, elektronik ödeme kuruluşu, kripto borsaları gibi kuruluşlar müşteri edinmeden önce müşterinin risk seviyesini tespit etmek için bilgi toplayarak müşteriyi tanımaya çalışır.
Yukarıda saydığımız kurumlar karşılaşabilecekleri birtakım risklere (Kara para aklama, dolandırıcılık vb.) karşı bu prosedürü uygulayarak müşterisini daha iyi tanıyabilir, önceden risklere önlem alabilir.
Geliştirilmiş Durum Tespiti (EDD) Faktörleri Nelerdir?
EDD gerektiren bazı durumlar vardır.
- Siyasiler, aile yakınları ve ortakları,
- Kumar gibi kara para aklamaya müsait eğlence sektörü,
- Yolsuzluk seviyesi üst düzey olan ülkeler,
- Kara listeye alınan kişi ve kurumlar,
- Terörün finansmanına ön ayak olan ülke, kurum ve kuruluşlar,
EDD Prosedürleri Nelerdir?
Gelişmiş durum tespiti belirli bir sıra ve prosedüre göre yapılmalıdır. Bunlar sırası ile;
- Riske Dayalı Bir Yaklaşım Belirleme,
- Ek Kimlik Bilgileri Talep Etme,
- Müşterinin Fonlarının Kökenini ve Nihai Yararlı Sahipliğinin (UBO) Analizi,
- Devam Eden İşlemlerin Takibi,
- Olumsuz Medya Kontrolleri Yapma,
- Yerinde Ziyaret,
- Daha Fazla Araştırma Stratejisi İçin Rapor Hazırlama,
- Müşterinin Devam Eden Risk Bazlı İşlemlerinin İzlenmesi,
EDD ve CDD Arasındaki Fark Nedir?
CDD müşteri durum tespitini ifade ederken EDD gelişmiş durum tespitini ifade eder.
O yüzden CDD yüksek riskli müşterileri ve işlemlerini takip etmek konusunda yetersiz kalırken bu gibi durumlarda EED kullanılır.
CDD ile müşterinin kişisel bilgilerini (kimliğini, adresini ve risk kategorisini) belirleyebilirsiniz.
CDD kolay bir onaylama süreci sunarken EED ile müşterinizi daha iyi tanıyabilir, gerçek olduklarına emin olabilir ve yasaklı listelerde olmadıklarını doğrulayabilirsiniz.