Yıllardır devam eden, bir türlü önlenemeyen dolandırıcılık yöntemidir noter dolandırıcılığı. Son yıllarda yapılan düzenlemeler bile bu dolandırıcılığın önüne geçemiyor. Sebebi ise dolandırıcıların, insanların temiz ve saf duygularından yararlanması, mağdurların gereksiz samimiyete ve sohbetlere aldanmasıdır.
Bu yazımızda bir kaç dolandırıcılık hikayesi paylaşacağız. Ama öncesinde dolandırılmamak için yapmanız gerekenlerden bahsedeceğiz.
- Satım işlemlerinde para hesabınıza geçmeden noterde onay vermeyin.
- Sahte dekontlara aldanmayın. Mutlaka banka hesabınızı kontrol edin.
- Satacağınız şey araç ise araç ile alıcı kılığına girmiş dolandırıcıyı kesinlikle yalnız bırakmayın.
- Dolandırıcının samimi davranışlarına inanmayın. (kapora vermek, ortak arkadaşlarınızın çıkması gibi gibi)
Şimdi Gelelim Yaşanmış Örneklere
İlk Örnek;
Merhaba, Urfa’da öğretmenim. 2 gün önce Opel İnsignia model aracımı ilana koydum. Biri aradı araca bakmak istediğini söyledi. Kendi ustasıyla geldi baktılar ettiler. 167 bin liraya anlaştık. 500 TL kapora aldım. Taşıt kredisi kullanacağını söylediler. Noterde bana elde 23 bin lira verdiler. Kalan 143.500 liranın bankadan hesaba geçeceğini söylediler. Burası önemli. Noterde ki görevli “imza atmazsan para hesaba geçmez” dedi. Ben de kurum görevlisi olduğu için vardır bir bildiği deyip imzaladım. Sonra para gelmedi, aracı da yeğenimiz kaza yapmış acil gitmemiz lazım deyip götürdüler. O gün karakola gidip nitelikli dolandırıcılıktan şikayetçi oldum. Noter katibini de aldılar. Noterdeki kameralar 6-7 aydır çalışmıyormuş zaten. İfade verdik. Aynı şahıslar aynı noterde aynı yöntemle 10 gün önce tanıdığım bir okul müdürünü dolandırmış. Şahısların sabıkası kabarık fotoğrafları isim-soy isimleri hepsi mevcut ama bulunamıyorlar. Benim aracımı da aynı gün zaten hemen başka birine devretmişler. Bunları size anlatmamın sebebi hem başka insanların canının yanmaması hem de hukuki açıdan ne yapabileceğimle ilgili bilgili ve deneyimli arkadaşlardan bilgi almak. Belki bir kamuoyu oluşturup süreci de hızlandırabiliriz. Şimdiden herkese teşekkür ederim.
İlk örnekten anlaşılan işin içinde noterlerinde olabildiğidir. Satış işlemlerinde para hesaba geçmeden imza atmayın. Diyeceksiniz ki “alıcı da imza atmadan parayı vermez” bu işin kolayı var. Ev-araba satarken herhangi bir banka ile anlaşılabilir. Para banka hesabına blokeli geçer satıştan sonra bloke kalkar. Zaten son düzenlemeler ile bunu noterlerde yapıyor. Sizin yapmanız gereken tek şey inanmamak.
İkinci Örnek;
Bir GSM şirketinden çalışan 24 yaşındaki Eray Kulakçı, geçen 25 Mart günü aracını internet üzerinden satışa çıkardı. Kulakçı, araç bedelini 155 bin lira olarak gösterdi.
Hürriyet gazetesinin haberine göre ilanın yayına girmesinden kısa süre sonra Kemal A. isimli bir kişi Kulakçı’ yı aradı. Kendisini müteahhit olarak tanıtan Kemal A., Külahçı’ya özetle “Ben müteahhitlik işleri yapıyorum. Bizim inşaatın kalıp işlerini yapan Burak diye bir arkadaşıma bu aracı almak istiyoruz. Son fiyatı ne olur“ dedi.
İkili arasında yürütülen görüşme sonrası 153 bin liralık fiyatta anlaşıldı. Kemal A., aracın devrini 25 Mart günü alabileceklerini söyledi.
Ancak öğleden sonra, Kemal A. bir kez daha Kavakçı’yı arayarak “İşlerim yoğundu. Bugün yetişmez. Devri yarın alırız. Paranı da öncesinden gönderirim“ dedi. Kemal A., bir süre sonra Kavakçı’yı, araç devrinin yapılacağı Burak isimli kişi ile irtibatlandırdı. Bu kişi Kavakçı’ya, 26 Mart sabahı görüşebilecekleri yerin konumunu attı. Kulakçı gönderilen konuma gitti. Konum, Kavakçı’yı, bir otomobil galerisinin önüne getirdi. Kulakçı, ‘doğru yere mi geldim’ diyerek Burak adlı kişiyi aradı. Bu kişi “Evet doğru yerdesin. Galeriye gir. Mesut Bey’in yanına git. Konuyu biliyor. Devri o alacak” yanıtı verdi.
Eray Kulakcı, olan bitene anlam veremese de pek de bir sorun göremedi. Kulakcı, galerici Mesut S.’nin yanına gitti. Mesut S., araca baktı. Daha sonra ekspertize gösterileceği söylendi. Taraflar birlikte ekspertize gitti. Her hangi bir sorunun olmadığı raporlandı. Sıra, aracın devri aşamasına geldi.
Mesut S., temasta olduğu noter görevlisine önceden evrakları attı. Bu sırada Eray Kulakçı, parayı göndereceğini söyleyen Kemal A. ile sık sık iletişim kurdu. Kulakçı ve S. notere gittikleri sırada A., Kulakçı’ ya bir dekont gönderdi. Dekont, A.’nın hesabından Kavakçı’ya 153 bin lira gönderilmiş gibi düzenlenmemişti.
Kulakçı, eline dekont ulaşsa da mobil bankacılık hesabına gelen bir paranın olmadığını gördü. Kulakçı ve Mesut S. bu sırada notere ulaştı. Kulakçı, hesabına para gelmediği için noter binasının dışına çıktı ve oyalanmaya başladı. Kemal A. ile temasını sürdüren Kavakçı’ya bu esnada, yine aynı kişi tarafından bankadan gelmiş gibi oluşturulan mesaj gönderildi. Mesaj, EFT talimatının yapıldığını gösteriyordu. Kulakçı gelen mesaj sonrası yine hesabına baktı. Ancak hesaba düşen bir para yoktu. Mesut S.’nin telkini ile Kulakçı, devir için imzayı attı.
İkili noterden birlikte çıktı. Kulakçı bir kez daha Kemal A. ile temasa geçti. Bu kişi “Banka öğlen arasına girmiş. Bugün Cuma olduğu için işler yoğun. Öğleden sonra saat 14.30’da para hesaba düşmüş olur” dedi. Ancak Kulakçı’nın hesabına herhangi bir para gelmedi. Kulakçı gönderilen dekontun da sahte olduğunu öğrendi. Galerici S. ile görüşen Kulakçı, aracın satıldığı yanıtını aldı.
Silifke Adliyesi’ne giderek suç duyurusunda bulunan Kulakçı “Ben, hep insanları kendim gibi bilir ve güvenirdim. Ancak bu olaydan sonra artık kimseye güvenemiyorum. Benim, babamın ve ağabeyimin 10 yıllık emeğiydi o araba ve gitti” diye konuştu.
Kulakçı’nın avukatı Ahmet Ekin ise, “Bu bir şebekenin işi. Çok organize hareket edilmiş. Sahte banka dekontları, SMS’ler her şey hazırlanmış. Savcılık, araç üzerine tedbir koydu. Etkin bir soruşturma ile şebeke tüm yönleri ile açığa çıkarılır“ dedi.
Kulakçı ile irtibata geçen Kemal A. ve Burak GSM numaraları kapalı durumda. Galerici Mesut S. ise açıklama yapmak istemedi.